Tarık Akan

Tarık Akan

Tarık Akan ya da gerçek adı ile Tarık Tahsin Üregül hakkında uzun bir yazıya başlıyoruz. Tarık Akan kimdir? Nerede ve ne zaman doğmuştur? Biraz sanat ve özel hayatı hakkında konuşacağız.

Tarık Akan Kimdir?

1949 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiş ve yine aynı şehirde 2016 yılında hayata gözlerini yummuştur. Babası orduda subaydır. Bundan kaynaklı ortaokul yıllarına kadar İstanbul, Erzurum ve Kayseri’de yaşamıştır. Babasının emekliliğinden sonra İstanbul’a dönmüş ve sonraki eğitimlerini İstanbul’da tamamlamıştır.

Herkesin oyuncu olarak bildiği Tarık Akan, Gazetecilik Yüksek Okulu ve Makine Mühendisliği bölümlerinden mezuniyete sahiptir.

Oyunculuk kariyeri öncesi cankurtaranlık ve işportacılık ile geçimini sağlamıştır.

Tarık Akan Oyunculuğa Nasıl Başladı?

Dönemin popüler bir dergi yarışmasına katılmıştır. Yarışmada birinci olmuş ve bu vesile ile ülke çapında bir ün kazanmıştır. Kısa süre içinde filmlerde rol alamaya başlayan Akan, yakışıklılığı, fiziği, saç stili ve kıyafetleri ile ilgiyi üzerine toplamıştır.

Sadece görsel olarak değil sanatçılığı ile de ülkenin sinema tarihine ismini kazımayı başarmıştır.

Tarık Akan 1971 yılında oyunculuğa başlamıştır. Dönemin ünlü oyuncularından olan ve hala isimlerinden bahsedilen Fatma Girik, Münir Özkul, Hülya Koçyiğit, Fatma Belgen gibi oyuncular ile çalışmış ve 1973 yılında Altın Portakal Film Festivaline ödül almıştır.

Filiz Akın, Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Hulusi Kentmen, Necla Nazır, Adile Naşit, Zeki Alasya, Metin Akpınar gibi oyuncular ile çalışma fırsatı bulmuş ve Kemal Sunal’ın ilk filminde başrol oynamıştır.

Neredeyse Yeşilçam sinemasının bilindik bütün yapıtlarında rol alan Akan daha çok Canım Kardeşim, Hababam Sınıfı ve Mavi Boncuk filmleri ile hafızalarda yer etmiştir.

Tarık Akan’ın Gişe Filmlerinden Toplumsal Filmlere Evrimi

Ünlü oyuncu, önceleri Ertem Eğilmez, Lütfü Ömer Akad, Mehmet Dinler gibi yönetmenlerin romantik gişe filmlerinde oynamıştır. Fakat sonraları oyunculuk kariyerinde tarz değiştirmiş ve daha çok dram odaklı toplumsal ve sınıfsal konuları işleyen projelerde yer almıştır.

1978 yılından sonra politik duruşunu belli etmeye başlamıştır. Hatırlayanlar ya da ilgilenenlerin bildiği üzere o dönemler ülkede politik rüzgârların en şiddetli estiği yıllardı. O yıllarda Tarık Akan oynadığı rollerde bıyık bırakmaya başlamıştır. Zeki Ökten, Atıf Yılmaz, Erden Kıral, Şerif Gören ve Yılmaz Güney’in yönettiği filmler ile politik kimliğine uygun rolleri tercih etmiştir.

Maden, Sürü gibi ülkemizin kült filmlerinden sayılan filmlerde Tuncel Kurtiz, Cüneyt Arkın gibi isimler ile birlikte çalışmıştır. Fakat 12 Eylül darbesi gerçekleştiğinde çok film çekilmediğinden bir süre oyunculuğa ara vermiş ve ticari bir taksi almıştır.

1981 yılında tekrar oyunculuğa başlayan Tarık Akan, Müjde Ar ile ilk filmini gerçekleştirmiştir. Ardından birkaç filmde daha oynayan Akan, hem bireysel hem de ülke sineması adına en önemli başarıyı Yol filmi ile yakalamıştır. Yılmaz Güney ve Şerif Gönen’in yönetmen koltuğunda olduğu film Cannes Film Festivalinin ilk defa ülkemizde yapılan bir yapıta ödül vermesi olarak tarihe geçmiştir. Aynı festivalde Akan, En İyi Erkek Oyunculuğa aday olmuş, fakat kazanamamıştır.

Takip eden yıllarda daha birçok filmde rol alan Tarık Akan, 12 Eylül darbesinde Almanya’da yaptığı bir konuşmadan ötürü 12 yıl ile yargılanmıştır ve 2.5 ay ceza evinde yatmış ve ceza evinin iç kuralları doğrultusunda hücre cezası almıştır. Fakat yargılandığı davadan beraat etmiştir.

2009 yılına kadar birçok dizi ve filmde rol alan oyuncu, sonrasında oyunculuk yapmamıştır. Yakın dönemlerde ise en çok ses getiren filmi Vizontele Tuuba olmuştur.

Ödülleri, Adalıkları ve Sinema Dışı İşleri

Tarık Akan birçok ödül almıştır. Hatta Altın Portokal Film Festivalinden 6 defa ödül alan tek erkek oyuncudur. Aynı zamanda Cannes ve Berlin film festivallerinde de adaylıkları vardır.

2002 yılında ise “Anne Kafamda Bit Var” adlı kitabı kaleme almıştır. Akan’ın yazdığı tek kitabıdır. Kitap 12 Eylül askeri darbesi, oyuncunun ceza evi deneyimi ve yol filmi hakkındadır.

Tarık Akan, bir süre sonra politik kimliği ile görünmeye başlamıştır. Aziz Nesin vakfında başkanlık yapmış, gezi protestoları olarak bilinen protestolara katılmış, Hrant Dink’in cenazesine ve anma törenlerine katılmıştır. Gündeme dair ise politik görüşlerini söylemekten çekinmemiştir.

2016 yılında ise yaşam sinemasındaki rolünü sonlandırmıştır.

E-bültene Abone Ol Merak etmeyin. Spam yapmayacağız.

İlgili Yazılar



Giriş Yap